Güvenilir yazılım firmaları

Bir yazılım firmasına nasıl güvenilir?

Evet, günümüz teknolojisi artık her işletmenin ihtiyacı haline geldi. Yükselen vergiler ve masraflar yüzünden çıkar yol arayan yada kâr marjını yükseltmek isteyen işletmelerin çözüm yolu bilişim sektöründen geçmektedir. Yazılımların matematiği en iyi şekilde kullanarak hesap kapasitelerini neredeyse en üst düzeye getirdiği bu devir, bilişim sektörünün arayıpta bulamadığı satışlar yakalamasına sebebiyet vermektedir.

Ancak bu yazının konusu yazılım sektörünün ne kazandığından ziyade müşteri adaylarına ve mevcut müşterilerine sağladığı güven hissiyatı olmalı. Olmalı yazıyorum çünkü çok yakın tarihte yazılım sektörünü anlayıp yatırım yapmak isteyenler nasıl bir yazılım geliştirilmeli sorusuna yanıt ararken, “hangi yazılım şirketine güvenmeliyim?” yada “yazılım şirketine güvenmeli miyim?” sorularının yanıtlarını aramaktadırlar.

Halbuki büyük pasta payından küçük bir pay alarak ayakta kalmaya çalışırken suistimaller üzerine inşaa edilmiş bir işletmenin, değil yazılım sektöründe, hiç bir sektörde barınamayacağını, uzun vadede dürüst iş geliştirme yapmayan işletmelerin tüm sektöre bir leke bırakacağını tahmin etmelerini bekleyemeyiz.

Sahaya çıkıp dolaşmanıza bile gerek kalmadı, internette “yazılım sektörüne güven” ile alakalı aramalar yapıp çıkan makalelere bir bakın. Yada şikâyet temalı sitelerin yazılım bölümlerini inceleyin. Binlerce madur müşteri adayı yada girişimci görebilirsiniz. Peki neden bu kadar çok sorun yaşıyoruz.

Suistimallerin gelişim süreci

Bu yük girişimciler yada müşteri adaylarımızın üzerine bindirilmemesi gerekmete, bunun farkındayız ancak suistimal sorununu ancak yük paylaşımı yaparak çözebiliriz. Eğer siz çalışmak istediğiniz yazılım firmasına market muamelesi yaparsanız bu iş çok çabuk çözülür. Hemen izah ediyorum.

Bir markete girdiniz ve bir yoğurt alacaksınız. Yoğurt kabının üzerindeki son kullanma tarihine baktınız. Tarihin geçmesine daha 1 ay var diyelim. Sepetinize koydunuz ve kasaya geldiniz. Ödeme yaptınız. Fişinizi aldınız ve eve geldiniz. Yoğurdu açtınız ve bozuk olduğunu kokusundan veya tadından anladınız. Ne yapmanız gerekiyor? Fişinizle beraber markete geri gidip, daha taze bir yoğurt alabilirsiniz. Çünkü bu hakka sahipsiniz. Son kullanma tarihi geçmemiş bir yoğurt bozulmuş olabilir. Bu ihtimali bilen perakendeciler iade hakkınızı bildikleri için kontrollerini yaptıktan sonra bozuk yoğurdun yerine yenisini vereceklerini, size fiş vererek aslında taahhüt etmişlerdir.

Şimdi müşteri olarak sizi inceleyelim. Neden bakkala gidip yoğurt almadınız? Bilinç altınızda bu iade sözünü ücretsiz satın alacağınızı bildiğiniz için markete gitmiş olabilirsiniz. Yada çok çeşit olduğundan da olabilir, bu ayrı bir tartışma konusu. Sonuç olarak alın terinizle, kim bilir ne zor şartlar altında kazandığınız paranızın karşılığını, yani taze yoğurdu cocuklarınıza yedirerek almış oldunuz.

Peki, diyelim ki hiç tanımadığınız bilmediğiniz bir tatil köyündesiniz. Aynı durum başınıza geldi ve market bulamadınız. Herhangi bir işletmeden yoğurdunuzu aldınız ve eve geldiğinizde yoğurt bozuk çıktı. Fiş yok, fatura yok. Muhtemelen o yoğurdu geri götürdüğünüzde işletme tazesini size verecektir fakat vermediğini düşünün. Yada yoğurdun gerçekten bozuk olmadığını, sizin bile isteye bu yoğurdu aldığınızı iddia ettiğini düşünün. Bu konuda ne yapabilirsiniz? Ben tahmin edebiliyorum. Yoğurdu, dolayısıyla paranızı ve vaktinizi çöpe atmak zorunda kalabilirsiniz.

Bu absürt örnek için sizlerden özür dilerim fakat, yaklaşık 20 yıldır yazılım piyasasının içinde olduğum için duyduğum ve şahit olduğum yüzlerce örnekten en masumanesini, yoğurt örneği ile sizlere anlatmak istedim. Girişimci adaylarımız bu tür suistimaller ile karşılaşabilirler.

Niximera Yazılım ve Danışmanlık Hizmeti veren firmamızla yada herhangi bir yazılım firmasıyla çalışmak isteyebilirsiniz. Şimdi suistimalleri sıfıra indirecek önermelerime dikkat ediniz. Çok basit bir iki işlem, paranızın ve vaktinizin çöpe gitmesini engelleyecektir. Detaylar aşağıda..

Söz uçar yazı kalır.

Benim bünyesinde bulunduğum yazılım firmasınında uyguladığı gibi bir çok yazılım firması, geliştirilmesini istediğiniz yazılımın mevzuatını öğrenmek için toplantılar düzenlerler. Hem fikrinizin çalınmaması hemde verilen sözlerin hesabını sorabilmeniz için, düzenli toplantı notları tutturun ve iki tarafa da bu notların ıslak imza ile onaylamasını isteyin. Lütfen çekinmeyin. Bu sizin en doğal hakkınız. Yazılım firmaları sizinle çalışmak istiyorlarsa bu hizmeti size vermek zorundalar.

Gereksiz olan ne varsa iptal ettirin.

Yazılım firmaları daha fazla para kazanmak için “şunu da yapsak sizin işinize yarar aslında” bahanesiyle projenize gereksiz modüller eklemek isteyebilirler. Buna müsade etmeyin. Ne istediğinizi iyi biliyorsanız eğer fazlasına ihtiyaç duymazsınız. İnanın şu anda dünyada boşu boşuna geliştirilen modül sayısı çok fazla. Bu da zaman ve para kaybı manasına geliyor. Yazılım firmalarının fikirlerini iyi irdeleyin. Her fikir daha fazla para kazanmak için olmayabilir, bu konuda hemfikiriz ancak dikkatli olun.

Özel yazılım karmaşası

Bir başka sorun’da piyasada ücretsiz olarak verilen ve yazılımcılar arasında “open source” adı altında internette binlerce örneği olan yazılımların, isimlerinin ve tasarımlarının değiştirilerek size “özel yazılım geliştiriyoruz bu yüzden bu kadar pahalı” süsü altında satmalarına müsade etmeyin. Bu durumu anlamanız biraz zor. Herhangi bir yazılım firması bu hataya başvurabilir. Lütfen yanlış anlamayın, siz anlayamazsınız dememin sebebi yazılım piyasasının içinde olmayışınızdan kaynaklanmaktadır. Profesyonel yazılımcılar, başka bir yazılımcının kod çaldığını çok rahat anlayabilmektedir. Ancak sizin yapabileceğiniz iki hamle var.

Google bu işin ilacı.

Diyelim ki bir otomasyon yazılımına ihtiyacınız var. Örnek veriyorum hastane otomasyonu. Lütfen arama motorlarının herhangi birine Hastane Otomasyonu yazın. Karşınıza gelecek ilk sayfadaki internet sitelerini dolaşın ve özelliklerini okuyun. Sonra “Open Source Hospital Software” yazın. Eğer bir yazılım firması dürüst değilse birebir kopyalanmış metinler görebilirsiniz. Bu da sizin o firmadan vazgeçmeniz için geçerli bir sebeptir. İnternet sitesine girdiği bilgiyi çalıyorsa, doğru – dürüst gitmeyen bir şeyler dönüyor olabilir.

Mümkünse yazılımın kaynak kodlarını satın alın.

Kabul ediyorum, bu söylediğim çok maliyetli olabilir ancak kesin çözümdür. Satın aldığınız kaynak kodlarını başka bir yazılım firmasına göstererek çalıntı olup olmadığını kesin kez öğrenebilirsiniz.

Vitrin incelemesi yapın.

Yazılım firmalarının internet sitelerini kontrol edin. Eğer geliştirilmesini istediğiniz uygulamayı daha önce yapmışlarsa size yeni yapacakmış gibi fiyat vermelerine izin vermeyin.

Resmi sözleşmeler imzalayın.

Mevzuat sözleşmesi, satış sözleşmesi veya bakım anlaşması sözleşmesi isteyin. Mutlaka kaşeli ve ıslak imzalı olmasına dikkat edin. İmzalamadan önce mutlaka okuyun ve istemediğiniz yada yanlış olduğunu düşündüğünüz bir madde var ise kaldırılmasını yada yeniden düzenlenmesini talep edin.

Peşin para ödemeyin.

Bir yazılım geliştirilmesini istiyorsanız ve satış sözleşmesi imzalamadıysanız, yazılım ücretinin en azından yarısını iş tesliminde ödemek istediğinizi belirtin. Tüm maliyeti yazılımı görmeden öderseniz eğer işler istediğiniz gibi gitmeyebilir.

İstediğiniz yazılımı yapabildiklerinden emin olun.

Bu durumu anlamanın 2 yolu var. Birincisi referans isteyin. Daha önce yaptığı işleri inceleyin. İkincisi demo isteyin. Yazılım firmaları demo yapmaktan nefret eder ancak “canlı sunum istiyorum” derseniz bunu seve seve yapacaklardır. Örnekse; bir mobil uygulama yaptırmak istiyorsunuz. 10 modülden oluşan bir projenin en az bir modülünü hiç bir ücret ödemeden demo olarak isteme hakkına sahipsiniz. Elinizde test edebileceğiniz bir yazlım modülü olabileceğinden istediğiniz testi o yazılım üzerinde uygulayabileceğinizden yapabileceklerinden emin olabilirsiniz.

Dürüst olalım.

Bu yazıyı yazarak ve sizlerle paylaşarak hem mevcut (Niximera Yazılım ve Danışmanlık Hizmetleri) fimamızın, hemde tüm yazılım camiasının omuzlarına dolayısıyla kendi omuzlarıma da fazlasıyla yük bindirdiğimin farkındayım fakat insanların ön yargılarına yerleşen “Yazılım firmaları dolandırıcıdır!” algısını düzeltebilmek adına bir şeyler yapmamız gerektiği kanaatindeyim. Daha da önemlisi suistimalleri ortadan kaldırabilecek çözümlerin mümkün olduğunu insanlara anlatmak zorunda olduğumu ve bunu (halk diliyle) ekmek yediğimiz piyasada iş yapmaya çalışan herkesin bilmesi gerektiği gerçeğini anlatmak bizim için bir borç haline geldi. Her sektörde dolandırıcılar var evet, haklısınız ancak yazılım sektörünün bu damgayı kendisine vurdurmasını hazmedemiyorum.

Özet olarak

Bir yazılım firması işletimini üstlendiğim ve bu yüzden adil olmayacağını düşündüğüm için size hangi yazılım firması ile çalışmanız gerektiğini, hangilerinin güvenilir olduğunu veyahutta Niximera Yazılım ve Danışmanlık Hizmetleri firmasının doğru karar olduğunu belirmek, bu satıra kadar anlattığım her kelime için tezat oluşturacağından, söylemek bana düşmemektedir ancak size nasıl suistimallerin üstesinden gelebileceğimizi, kendi dilim döndüğünce anlatmaya çalıştım.

Umarım faydalı olur ve umarım herkes yazılım sektörü yatırımlarını sorun yaşamadan gerçekleştirebilir.

Okuduğunuz için teşekkür ederim..